Page 36 - Fotovizyon Fotoğraf Dergisi - Ocak 2019
P. 36

Fotovizyon Fotoğraf Dergisi | Ocak - Şubat - Mart 2019
        çalışmaya başlamadan önce bu insanların yardımına ihtiyacım vardı. Bölgeyi sıkça ziyaret eden kuş
        fotoğrafçıları dikkuyrukların gölün hangi bölgelerinde ürediğini ve hatta kaç yavru büyütebildiklerini
        bile biliyorlardı.


        Ekibimizle iş birliği yapan başka insanlar da oldu ve dürüst olmak gerekirse onlar olmadan projemiz
        başarılı olamazdı. Proje kapsamında olan bölgeleri sıkça ziyaret eden insanların bilgi akışı açısından
        ne kadar değerli olduğunu anladıktan sonra ilk yaptığım şey o insanları tespit edip onların yardımını
        istemekti. Böylece bir çeşit “dikkuyruk bilgi ağı” oluştu ve kısıtlı kaynaklarla yürütülen projemize bir
        can damarı daha bağlandı. Bizim arazilere gidemediğimiz zamanlarda başkaları orada olursa bizlere
        gözlemlerini aktarıyordu ve böylece paha biçilemez bir bilgi akışı sağlanıyordu.

        Proje boyunca, İç Anadolu’daki diğer önemli dikkuyruk alanlarını da ziyaret ettik. Bu alanlar arasında
        eskiden dikkuyruğun üreme alanı olduğu düşünülen Kulu (Düden) ve Kozanlı (Gök) Gölleri de vardı.
        Ne yazık ki bu göllerde üreyen dikkuyruklar artık yok. Yanlış su politikaları yüzünden darağacından
        dönmüş olan Sultan Sazlığı ziyaretlerimiz ise bizleri çok mutlu etti. Sazlığın derinliklerine yaptığımız
        kayık gezisinde, sazlıkların arasındaki büyük havuzlarda üreyen dikkuyruklar olduğunu gördük.

        Geçmişte çok büyük üreyen popülasyonlara ev sahipliği yapmış bu bölgede onları görmek bizleri
        çok mutlu etti. Tek iyi haber Sultan Sazlığı değildi. Mogan bölgesindeki sel baskınlarını kontrol et-
        mek amacıyla inşa edilmiş olan Mogan Sel Kapanı ise su tutmaya başladığından beri çok önemli bir
        kuş yaşam alanı haline gelmiş durumda. Bölgede üreyen dikkuyruklar olabileceğini düşünmeden
        bir günümün geçmediği projenin ilk günleri geliyor aklıma. Sürekli oraya giderdik ama bir tane bile
        dikkuyruk göremezdik. Fakat hiçbir zaman bölgeden umudu kesmedik ve yazın ortalarında bu in-
        adımızın karşılığını aldık. Önce üç erkek gördük. Sonrasında ise dişiler ve yavrular! Bundan daha gü-
        zel ne olabilirdi ki! Yeni bir dikkuyruk üreme alanı tespit etmiştik. Bu bölge ayrıca (muhtemelen Mogan
        Gölü’nde üreyen dikkuyruklar için de) bir tüy değiştirme ve kışlama bölgesi olacaktı.
















































          34
   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41